Genel olarak,
Boşanma kararı, evlilik birliğinin mahkeme kararıyla sona erdirilmesi konusunda mahkemenin verdiği karardır. Ortak hayatın yeniden kurulamaması nedeniyle boşanma kararı da, mahkemece verilen ve evliliği sona erdiren bir karardır. Yazımızda bu boşanma nedenine ve koşullarına, davanın taraflarına yer verilecektir.
Boşanma sebepleri, kanunda genel ve özel sebepler olarak düzenlenmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen özel boşanma nedenleri şu şekildedir:
1- Zina
2- Hayata kas, pek kötü veya onur kırıcı davranış
3- Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme
4- Terk
5- Akıl hastalığı
Yine, aynı kanunda düzenlenen genel boşanma nedeni ise, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıdır. Bu genel nedeni de kendi içerisinde şu şekilde alt başlıklara ayırmak mümkündür:
1- Ortak hayatın sürdürülmesinin beklenemeyeceği derecede temelinden sarsılma
2- Anlaşmalı boşanma
3- Ortak hayatın yeniden kurulamaması
Bu hususlara ilişkin genel açıklamalarımıza bir başka yazımızda yer verilmiştir.
Ortak hayatın yeniden kurulamaması, genel bir boşanma nedenidir.
Yukarıda yer verdiğimiz genel boşanma nedeni olan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma sebebini; üç alt başlığa ayırabileceğimizi belirttik. Ortak hayatın yeniden kurulamaması da, genel bir boşanma nedenidir.
Türk Medeni Kanunu madde 166/4:
Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.
Görüleceği üzere, kanun, açılan bir boşanma davasının reddedilmesinin üzerinden belirli sürenin geçmesine rağmen ortak hayatın kurulamamasını; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni olarak görmüştür.
Ortak hayatın yeniden kurulamaması nedeniyle boşanma davası açmanın şartları nelerdir?
Boşanma davası açabilmek için kanunda yazılı şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. Ortak hayatın yeniden kurulamaması nedeniyle boşanma davası açmanın şartları şunlardır:
1- Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bir dava bulunmalıdır.
Bu dava genel bir neden olan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılabileceği gibi; kanunda yazılı özel nedenlerle (zina, hayata kast ve sair diğer sebepler) de açılmış olabilir.
2- İlk açılmış boşanma davasının reddine karar verilmelidir.
Kanunda yazılı genel veya özel nedenlerle açılan boşanma davası reddedilmiş olmalıdır. Boşanma davası herhangi bir nedenle reddedilmiş olabilir, kanunda ret sebebine dair sınırlama getirilmemiştir. Örnek olarak bir boşanma davası, ispat edilemediğinden reddedilmiş olabilir.
3- Reddedilen boşanma davasında, ret kararı kesinleşmelidir.
Kanunda yazılı genel veya özel nedenlerle açılmış bir boşanma davasının reddedilmesi, yeterli değildir. Bu ret kararının da kesinleşmesi gerekir. Kararın kesinleşmesi, kanunda yazılı tüm denetim mekanizmalarından geçerek ‘’ilam’’ niteliğini alması ile olur.
4- Ret kararının kesinleşmesinin üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen ortak hayat yeniden kurulamamış olmalıdır.
Açılan ilk boşanma davasının reddi kararının kesinleşme tarihi üzerinden en az 3 yıl geçmelidir. Ancak geçen bu süreye rağmen ortak hayatın yeniden kurulamamış olması gerekir.
Ortak hayatın yeniden kurulamaması nedir?
Ortak hayatın yeniden kurulamaması; tarafların ortak hayatı yeniden kurmak amacıyla bir araya gelmemiş ve birlikte yaşamamış olmasıdır.
Geçici olarak ve bazı nedenlerle bir araya gelme, ortak hayatın yeniden kurulduğu anlamına gelmez.
Eşler bakımından, haklı nedenlerle ve geçici süreyle bir araya gelme, ortak hayatın yeniden kurulduğu anlamına gelmez. Örnek olarak; çocukların ihtiyaçlarını karşılamak, ölüm, düğün gibi hallerde bir araya gelme durumları ortak fiili ayrılığın son bulduğu anlamını taşımaz.
Davacı, ilk açılan boşanma davasının reddi kararının kesinleşmesinin üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen ortak hayatın kurulamadığını ispat etmelidir.
Ortak hayatın; yeniden kurulamaması nedeniyle boşanma davası açan davacı; iddiasını ispatlamakla yükümlüdür. Bu noktada ‘’ortak hayatın yeniden kurulamadığını’’ davacı taraf ispat etmek zorundadır.
Davacı, ortak hayatın kurulamadığını nasıl ispat edebilir?
Ortak hayatın kurulamadığını iddia ederek boşanma davası açan davacının, bu iddiasını şu delillerle ispat etmesi mümkündür: Tanık anlatımları, zabıta araştırması, nafaka, icra dosyası, ceza dosyası… Bu deliller sınırlayıcı değildir. Davacı taraf, ortak hayatın kurulamadığı iddiasını, hukuka uygun farklı delillerle de ispat etme hakkına sahiptir.
Davayı her iki eş de açabilir.
Her iki eş de, ortak hayatın yeniden kurulamaması nedeniyle boşanma davası açma hakkına sahiptir. Daha açık bir ifadeyle; eş, reddedilen ilk boşanma davasında davacı da olsa davalı da olsa bu davayı açabilecektir.
Şartlar gerçekleştiğinde hakim boşanmaya karar verir.
Yukarıda saydığımız şartların gerçekleşmesi halinde hakim tarafından boşanmaya karar verilecektir. Bu boşanma nedeni bir mutlak boşanma nedenidir. Hakim, yukarıda sayılan koşullar dışında başkaca bir koşulu araştırmaz.
SONUÇ
Ortak; hayatın yeniden kurulamaması nedeniyle boşanma, bir genel boşanma nedenidir. Yazımızın içeriğinde detaylıca yer verdiğimiz koşulların gerçekleşmesi halinde hakim; boşanmaya karar verecektir. Davanın açılması, delillerin ileri sürülmesi ve tüm hukuki sürecin yürütülmesi özel bilgi gerektirdiğinden, sürecin bu alanda çalışan bir avukat ile takibi, hak kaybına uğranılmaması açısından önem taşımaktadır.
TÜZEL& GÜLŞEN Hukuk Bürosu; Aile Hukuku ve bu bağlamda ortak hayatın yeniden kurulamaması nedeniyle boşanma davaları alanında çalışmaktadır.
Avukat Derya TÜZEL
Örneğin. Örneğin. Dolayısıyla. Örneğin. Örneğin. Dolayısıyla. Örneğin. Örneğin. Dolayısıyla. Örneğin. Örneğin. Dolayısıyla.